top of page

YAZAR ELİF DEMİRTAŞ

1) Roman yazmaya nasıl başladınız?


Açıkçası her çocukta olduğu gibi ben de hayal kurmayı, fantastik evrenleri severdim. Hayal kurmaya uzun vakitler ayırırdım ve gözlerimi kapatıp başrolünde olduğum hikayeleri hayal eder, sona bağlardım. Sonrasında bunları yazıya dökmeye başladım. Tabii düşümü anlatmak düşlemekten çok daha zordu ancak zaman içerisinde yaza sile küçük hikayeler oradan romana dönüştü.


2)İlham kaynaklarınız nelerdir?


İlham kaynağım herhangi bir şey olabilir: Doğa, herhangi bir şarkı sözü, yaşanmış bir olay, kendi hayatım, başkalarının hayatı, toplumsal olaylar… Aklınıza gelebilecek herhangi bir şey bile ilham verebilir.


3) Karakterlerinizi nasıl oluşturursunuz?


Karakterlerimi yazarken şekillendiriyorum açıkçası. Aklımda öncelikle bir konu beliriyor. Peşinden konunun gidişatı olarak iskeletini tamamlıyorum kısa kısa. Sonrasında yazmaya giriyorum ve ana karakterle başlıyorum. Zaten karakter olaya göre kendiliğinden şekilleniyor ancak kendimden ve çevremdeki insanlardan çok fazla özelliği de yüklüyorum elbette.


       4)Romanınızın ana teması nedir?


      Romanım fantastik/distopik kategoride.Dış dünyaya kapalı bir ada ülkesinde yaşayan ana         karakterimizin karşılaştığı fantastik olaylarla ve edindiği yeni arkadaşlarla sürekli devam eden bir gizemi çözmeye çalışmasını anlatıyor.


5) Yazma sürecinizde kullandığınız teknikler nelerdir?


Yanlış hatırlamıyorsam kör yazma tekniği deniyor buna, öyle değilse bile ben böyle nitelendirsem daha mantıklı olur sanırım. Bu tekniği ya aklımda bir şey olmadığında direkt aklıma ne gelirse onu yazarak kullanıyorum ya da iskelet ve olayların gidişatı belliyken bölüm bölüm yazdığım kitabın bölümlerinden birini yazmaya başlayamıyorsam, aklımda bir şey canlanmıyorsa yapıyorum.


6)Yazma sürecinizde karşılaştığınız zorluklar nelerdir ve bunları nasıl aşarsınız?


Yazma sürecinde en çok belirli bir noktadan sonra konuyu devam ettirememek büyük bir sıkıntı yaratıyor. Bu da aslında konu gidişatında bir açığın olduğu ya da bağlanma noktasının iskelet hazırlanırken düşünülmediği, gözden kaçtığı anlamına geliyor ancak kitap yazmak bir çırpıda yapılan bir durum olmadığı için sürekli olarak tekrar okumalarla yeniden ve yeniden kurguyu değiştirmem geliştirmek gerekiyor. Bu da işin en zor kısmı bence çünkü bir noktadan sonra sırt ve göz ağrılarıyla birlikte baş ağrısı, uykusuzluk gibi problemlere de sebep olabiliyor. 


7) Okuyucularınıza iletmek istediğiniz özel bir mesaj var mı?


Yazdıklarıma değer verip karakterlerimi canlı tuttuğunuz için çok teşekkür ederim. İyi ki varsınız. 


8)Bize kendinizden bahseder misiniz?


3 Mayıs 1999, İstanbul doğumluyum. Çocuk Gelişimi lisans bölümü mezunuyum ve işimi çok severek yapıyorum. Aynı zamanda kitap yazıyorum. Birden fazla hobiyle uğraşmak için kendime vakit ayırmaya çalışıyorum, bunlara ek olarak bir şey öğrenmeye istekli ve çalışkan bir öğrenci olduğumu söyleyebilirim sanırım.

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör

YAZAR HATİCE KONDU

Kitap yazmaya nasıl başladınız?  Yazmaya olan ilgim her zaman vardı ama bir roman yazmaya Meryem’in hikayesini duyduğum anda karar...

YAZAR NİLÜFER TURAN

1. Kitap yazmaya nasıl başladınız? Herkes gibi yazmaya 6 yaşında ilkokulda başladım. 10 yaşımdan beri de günlük tutuyordum. Tabi her gün...

SEDA ÖZLEM BAŞPINAR

1. Kitap yazmaya nasıl başladınız? Çocukluğumdan beri yapı olarak çok konuşkan biri değilim. Kendimi yazarak ifade ederdim her zaman. Bir...

Comments


bottom of page